2008 SONRASI MEMURLAR İÇİN SESSİZ TEHLİKE BÜYÜYOR

DİYANETBİRLİKSEN UYARIYOR, YETKİLİ SENDİKALAR SESSİZ KALIYOR!
2008 yılında çıkarılan sosyal güvenlik reformu, kamu çalışanlarını ikiye ayıran adaletsiz bir yapının temelini atmıştır.
1 Ekim 2008 öncesi göreve başlayan memurlar 5434 sayılı yasa ile;
1 Ekim 2008 sonrası göreve başlayanlar ise 5510 sayılı yasa ile emeklilik sürecine tabi tutulmuştur.
Bu ayrım, sadece teknik bir mevzuat değişikliği değil; kamu çalışanları arasında kalıcı gelir farkları ve ağır hak kayıpları doğuran yapısal bir ayrışmadır.
İşte bu ayrım sonucunda, aynı işi yapan memurlar arasında maaş, ikramiye, emeklilik hakkı ve sosyal güvence anlamında iki farklı dünya oluşturulmuştur.
Eski memur sayılan 2008 öncesi personel, emekli maaşlarını derece, kademe ve ek göstergeye göre alırken;
Yeni memur olarak adlandırılan 2008 sonrası personelin emekli maaşı, brüt ücret üzerinden SSK sistemiyle hesaplanmakta ve ek ödemeler maaşa yansımamaktadır.
Bu durum, kamu çalışanlarının emekli olduklarında alacakları maaşların ciddi oranda düşmesine neden olmakta, bazıları için emeklilik aylıkları asgari ücret düzeyine kadar gerileyebilmektedir.
YETKİLİ KONFEDERASYON VE SENDİKALARIN SESSİZLİĞİ BU KONUYLA İLGİLİ HAK KAYIPLARINI DERİNLEŞTİRİYOR
2008 sonrası memurlar için bu mağduriyet yıllardır derinleşerek büyürken, yetkili konfederasyon Memur Sen ile Kamu Sen’e bağlı yetkili sendikaların bu yapısal eşitsizliğe karşı herhangi bir somut adım atmaması düşündürücüdür.
Seçim öncesi tekrarlanan “3600 ek gösterge” manşetleriyle kamuoyunu oyalayan siyaset ve siyasete entegre olmuş kukla sendikalar, 3600 ek göstergenin 5510’a tabi memurlar için emekli maaşında hiçbir karşılığı olmadığını açıkça belirtmekten bile kaçınmaktadır.
Bugün yüz binlerce kamu çalışanı, Diyanet’te çalışan imam-hatip, müezzin-kayyım, vaiz ve Kur’an kursu öğreticisi ile genel idarede unvanında çalışan memurlar, bu sistemin mağduru durumundadır.
Konuyu Diyanet çalışanı özelinde değerlendirirsek, Diyanet camiasının büyük çoğunluğu gelecekte düşük emekli maaşı ve sıfır ikramiye gibi sonuçlarla karşı karşıya kalacaktır.
Emekli olduktan sonra büyük bir mağduriyet yaşayacak, emekli maaşı ve ikramiyesi düşecek, 3006’dan da faydalanamayacak olan 2008 sonrası memurların çoğunluğu, bugün Memur Sen’e; Diyanet özelinde ise Diyanet Sen’e üye olmaktadır.
Tehlikenin farkında olsalar, bu sendikalara asla üye olmaz, mevcut üyeliklerini de derhâl iptal ettirirler.
BU SESSİZLİK, YARININ BÜYÜK MAĞDURİYETİDİR!
Tespitlerimiz ve birçok uzmanın da belirttiği gibi, 1 Ekim 2008 sonrası göreve başlayan memurlar için emeklilikte ağır kayıplar doğuracak bir sistem yürürlüktedir.
Bu sistem, ek ödemeleri kapsam dışı bırakmakta, 3600 ek göstergeyi etkisiz hâle getirmekte, ikramiye ve gönüllü prim hakkı gibi hakları ortadan kaldırmakta, emekli maaşlarını asgari seviyeye çekmektedir.
Ve bu tablo karşısında, yıllardır yetkili olan Memur Sen ve Diyanet Sen sadece susmakla kalmamakta, kamuoyunu bu tehlikeden habersiz bırakmaktadır.
BİZ DİYANETBİRLİKSEN OLARAK NE YAPIYORUZ?
Kamuoyunu doğru bilgi ile bilgilendiriyor, farkımızı ortaya koyuyoruz.
Bu mağduriyetin giderilmesi için yasal düzenleme çağrısı yapıyoruz.
5510’a tabi memurların haklarının yeniden tanımlanması gerektiğini savunuyoruz.
Bu mücadeleyi her platformda dile getiriyoruz.
SON SÖZ
DİYANET BİRLİK-SEN
GÜCÜNÜ HAK’TAN, DESTEĞİNİ DİYANET ÇALIŞANLARINDAN ALAN SENDİKANIN ADIDIR!